Bazı yerler vardır, hiç hayal ettiğiniz gibi çıkmaz. Ben Assos Limanı ve Behramkale Köyü’nde aradığını bulamayanlardanım. Aslında iyi korunmuş diyebileceğim bir bölge olmasına rağmen birbirinden çirkin tabelalar ve hanutçuluk yapan esnafla bu özelliği tamamen gizlenmiş durumda. 
Köylülerin kurduğu standlarda neredeyse bölgeye ait hiçbir şeyin satılmaması, Assos’taki restoranların ortalama balık restoranlarının ötesine geçemeyişi, Behramkale’nin ise mantı ve gözlemeye teslim olmuş ortalama altı mekanlarına kaldığımız fiyatı yüksek ama hizmeti ve ambiyansı kötü otel eklenince hayal kırıklıkları arttı.
Assos boyunca devam eden sahil şeridi çok güzel görünmesine rağmen birbirinden bakımsız çadır kamplarına ve çöp yığınlarına terkedilmiş durumda. Açıkçası bu sorun tam bir açmaza sürükleniyor. Sahillerin beach club ve tesisler tarafından kapatılmasına karşıyım ama halka açık sahillerin çöp yuvasına dönüşmesinden de fena halde sıkılmış durumdayım.
Assos Antik şehrine girdiğimizde ilk eksikliğini hissettiğimiz şey, hangi ülkeye gidersek gidelim yararlandığımız sesli rehberler oluyor. Bilgilendirmenin ve yönlendirmenin eksik olduğunu düşündüğüm antik şehrin manzarası ise büyüleyici.
Neyse kötü detayları hemen atlayarak Behramkale’de bizce mutlaka uğramanız gereken iki mekandan bahsetmek istiyorum. Bu mekanların ilki Leleg Seramik Atölyesi. İçerisi ayrı bir harikalar diyarına açılan Leleg, bence Assos hatırası almak için mutlaka uğramanız gereken bir yer. Leleg’de fotoğraf çekmek yasak olduğu için elimde çok fazla delil yok ama içeride çok farklı tasarımlar görmeye hazır olun!
Behramkale’de mantı ve gözleme dışında tek yemek alternatifi sunan yer gibi görünen Mavi Kapı ise modumuzun düştüğü günün kurtarıcısı oldu. Figen Hanım’ın ev yemeklerini tadabileceğiniz mekanın ambiyansı tek kelimeyle şahane. Behramkale’nin bunun gibi mekanlara ve insanlara ihtiyacı olduğuysa çok açık. Mavi Kapı’da tarihi kalıntılar arasında şarabımızı yudumlarken zamanın nasıl geçtiğini anlamadık bile.
Behramkale’nin ortasındaki tarihi kahvede kahve keyfi yapıp meşhur Assos dondurmasının tadına bakmayı da ihmal etmedik ama o meşhur dondurma Assos hayal kırıklıkları arasına girmeyi başardı maalesef. Assos’un tarihi limanı etrafında kısa bir tur ve Türk Kahvesi molasının ardından son durağımız Bozcaada’ya doğru yola çıktık. Bekle bizi Bozcaada!
