Ege’nin en şirin köylerinden biri olan Şirince’de baharı karşılamaya karar verdik. Havanın yeni ılımaya başladığı ve doğanın en güzel halini aldığı bu günlerde gidilebilecek en güzel yerlerden biri Şirince. İzmir’den yaklaşık bir saat süren bir yolculuktan sonra meyve şarapları arasında kendimizi kaybettik.
Köyün sokaklarını bir saatte yürüyerek gezdik ve bol bol fotoğraf çektik. Burada yapılacak en güzel şey şarap satıcılarının dükkanlarına dalarak şarap tadımı yapmak. Aklınıza gelen hemen her meyvenin şarabını bulabiliyorsunuz. Canınız hangisinden çekerse ismini söylemeniz yeterli, shot bardakları hemen doluyor. Bir iki derken tadım adı altında kafalar güzelleşmeye başlıyor. Vincent markalı meyve şaraplarının tanesini 15 TL’den alarak Şirince sokaklarında gezinmeye devam ediyoruz.
Şirince’nin ünlü kilisesine çıkarken sokak aralarında köylü kadınların açtığı tezgahlara bir uğrayalım dedik ve tabii ki alışveriş yaptık. El işi ürünler, şalvarlar, köy mahsulü kurutulmuş yiyecekler ve tabii ki çiçek taçları. Şirince’ye her gidişimde aldığım çiçek taçlarında bu sefer tercihimi gelin tacından yana kullandım. Bereket çiçeğinden yapılmış taç çekim sırasında çok yardımcı oldu.
Şirince Kilisesi her gidişimde hayal kırıklığı yaratarak “Neden geldik buraya?” dememe sebep olsa da kilisenin hemen yanında satılan cam aksesuarlar neşemi yerine getirdi. 5 TL’ye satılan cam kolye uçlarından hemen aldım. Hediye götürmek isteyenlere tavsiye ederim. Fotoğraf çekmeye meraklıysanız Şirince çok uygun bir nokta. Köy ismi gibi çok şirin ve çok bakımlı, köy halkı ise çok cana yakın.
Şirince’de Ne Yenir?
Şarap içilen bir Ege köyünde olduğumuz için bol otlu ve zeytinyağlı mezeler arasında kaybolduk. Gözleme sevenler ise yaşadı çünkü her mekanda gözleme yapılıyor. Yemek yemek için tercihimiz, köyün girişindeki Artemis Restaurant. Artemis ile ilgili internette araştırma yapınca çok pahalı olduğuyla ilgili bazı yorumlar görmüştüm ancak fiyatların çok uygun olduğunu söylemem lazım. Bir kadeh şarap Artemis’te 7 TL’den satılırken kilisedeki çay bahçesinde 10 TL’ye satılıyor. Fiyatları 4 TL’den başlayan mezelerse hem çok taze hem de çok lezzetliydi.
Nerede Kalınır?
İzmir’den gelseniz bile Şirince’de bir gece kalmanızı tavsiye ederim. Akşam köy sessizliğe gömülünce şömine başında şarap içmenin keyfi anlatılamayacak kadar güzel. Evleriyle meşhur Şirince’de otellerin tamamı taş ev ve konaklardan oluşuyor. Çok eskiden kalma bu konakların pek çoğu özenle döşenmiş. kaldığımız butik otelin ismi By İpek ve oda dekorasyonuyla benden yüksek puan almayı başardı. Kaldığımız odada kısa bir zaman yolculuğuna çıkmanız mümkün. Odada kullanılan her aksesuar özel bir koleksiyonun parçaları. Artık sadece eskicilerde gördüğümüz parçalar sayesinde 60’lar, 70’ler, 80’ler arasında gidip geldik.
Tam 70’lerde kaybolmaya başladığım sıradaysa banyoyu gördüm ve ani bir şekilde günümüze ışınlandım. Banyoda küçük bir hamam göreceğimi hayal ederken oldukça modern ve yeni bir dekorasyonla karşılaşmak biraz hayal kırıklığı yaşamama sebep oldu. Ama odada bulunan şömineyi yakıp, şarap içerek balkondan Şirince evlerini izlemeye dalınca banyoyu unuttuk. By İpek otelinde çok geniş bir bahçe, iki adet at, keçiler, kediler, köpekler ve bir yüzme havuzu konukları bekliyor.
Birkaç sene önce Hotel Şirince Evleri’nde kalmıştım. Orası da çok keyifli ve rahattı. Özellikle avluya hazırlanan kahvaltıyı hala unutamıyorum.
Şirince’de Ne Giydim?
Şirince’de baharı karşılarken havaya girip çekim yapmayı da ihmal etmedik. Şirince’den aldığımız gelin tacı ise çekimdeki en güzel aksesuarımızdı. Umarım bir gün yolunuz Şirince’ye düşer ve keyifli bir gün geçirirsiniz. Şirince’den dönerken Diesel Outlet’e uğramayı ihmal etmeyin.
Elbise: Mudo / Çizme: Ataköy / Gelin Tacı: Şirince Köyü
Yün elbise ve kolye: Mango Outlet / Gömlek: DeFacto / Çizme: Ataköy / Bere: Bospa
Maksi Elbise: Mudo / Mont: Koton Outlet / Çizme: Ataköy / Deri Eldiven: İpekyol / Gözlük: 2. El
Kıskanç fotoğrafçım da poz vermeyi ihmal etmedi. Kombini çok özgün olduğundan detaya girmiyorum 🙂
Sevgilerle…